TÜRKÇEDE GÖRECELİ ZAMAN: -DIydI/-mIştI

Author:

Year-Number: 2020 -VOLUME 2 - ISSUE 2 || CİLT 2 - SAYI 2
Yayımlanma Tarihi: 2020-06-21 05:52:08.0
Language :
Konu :
Number of pages: 509 - 527
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Alanyazında zaman olgusuna ilişkin çeşitli çalışmalar yer almasına karşın söz konusu çalışmalarda ele alınan zaman olgusu mutlak zamandır. Bunun yanı sıra, Türkçede -mIştI ve -DIydI yapılanmalarının öncelik göreceli zaman ifade ettiğine ilişkin görüşler yer alsa da göreceli zaman olgusuna ilişkin alanyazında kapsamlı bir çalışma yer almamaktadır. Bu çalışmada ise işlevsel baş olarak belirteçlerin kip, görünüş ve zaman ulamlarıyla arasındaki ilişkinin var olduğunu sayıltılayarak; -DIK adlaştırma biçimi ile iyelik ve bulunma durum belirticileriyle oluşan belirtecimsi işlevindeki biçimin bulunduğu tümcelerde öncelik göreceli zamanını ifade ettiği belirtilen -mIştI ve -DIydI yapılarını inceledik. İncelediğimiz veriler sonucunda, -mIştI ve -DIydI yapılarının yalnızca öncelik göreceli zamanını değil, belirli dilbilgisel ve anlamsal koşullarda sonralık da ifade ettiğini saptadık. Bununla birlikte, bu koşulların neler olduğunu belirledik.

Keywords

Abstract

Although there are various studies on the tense phenomenon in the literature, the tense phenomenon addressed in these studies is absolute tense. In addition to this, there is no extensive research in the literature on the relative tense phenomenon although there are arguments stating that -mIştI and -DIydI forms express anterior tense in Turkish. In this study, we examined -mIştI and -DIydI forms, which are stated to express anterior tense in the sentences containing the form in the adverbial function, which is formed by the nominalizer -DIK, possessive and locative markers, by assuming that there is a relation between adverb(ial)s as functional heads and the categories of tense, aspect and modality. As a result of the data we analyzed, we found out that -mIştI and -DIydI forms express not only anterior tense but also posterior tense in certain grammatical and semantic conditions. We also studied the determining conditions.

Keywords